"Sormaz ki bilsin sorsa bilirdi,
bilmez ki sorsun bilse sorardı."
Sadi

2021 yılı itibarıyla, Uluslararası Köpek Irkları Federasyonu (FCI) tarafından resmi olarak tanınan 360'dan fazla köpek cinsi bulunmaktadır. Ortalamayı alırsak bu köpekler yaklaşık 15 yıl sizin hayatınıza eşlik edecek, mutlu anılarınıza katkıda bulunacak, belki de eşsiz bir ömür yaşayarak, size minnettar olarak bu dünyadan göçüp gidecekler.
Siz bu muhteşem deneyime tanıklık ederken, her bir dakikasından ayrı bir keyif alacak; belki de ailenizi şekillendirirken çocuğunuza başka hiçbir hayat ile edinemeyeceği duygusal deneyimleri hediye edeceksiniz.
Tüm bunları hayal ederken yaklaşık 200 bin yıldır insan ile birlikte yaşayan köpeklerin doğuştan gelen duygusal iletişim yeteneklerini görmezden gelerek, akademiye yazdırırsanız, alacağınız şey dikdörtgen kafalı sığ bir köpek olur. İletişim yeteneği kısır, ilkel olarak gıdaya bağımlı hale getirilmiş, üretken ve akıllı olması gereken yerde ezberlenmiş tepkisel davranışlar gösteren, koşullu davranan, bir nevi zeka geriliğine sahip bir canlı ile aynı ortamı paylaşırsınız.
Halbuki, gelişmiş iletişim yeteneklerine sahip insanın, köpeğini dengi bir iletişim yeteneğine ulaştırması gerekir. Neden sonuç ilişkisi kurabilen, problem çözme yeteneği güçlü bir köpek ile bir hayat boyu doğru ve mantıklı bir şekilde iletişim kurulabilir. Ancak çoğu köpek sahibi bunu yapmak yerine, köpeklerine kısa piyesler ezberletir. Bir nevi misafirlerin önünde gösteri sergilemek üzere yetiştirilen ve birebir hiçbir iletişim kabiliyeti ile donatılmamış köpekleri ile bir süre sonra iletişim sorunları yaşamaya başlarlar.
Köpekler, size itaat etmek ve emirlerinizi yerine getirmek için evrimleşmemiştir. Çoğu kaynak size böyle olduğunu söylese de, bilim bize artık şunu söylüyor: biz ilkelken, köpekler vardı. Yüzbinlerce yıl boyunca bizimle birlikte yetişti, bizi, insanı tanıdı. Göz teması ile konuşabileceğiniz, tek hayvan haline geldi. Eşsiz koku duyusu ile donatıldı. Muhteşem ses analizi kabiliyetine sahip oldu. Sadece izleyerek problem çözme yeteneğini edindi.
Köpeğinizi sadece ev içi iletişimini destekleyen “otur, kalk, bekle, hayır…” gibi 4-5 kelime öğrenmesi için akademiye gönderiyorsunuz. Ezberlettiğiniz bir avuç kelime ile onunla sığ bir iletişim kuruyorsunuz. Kurduğunuz sınırlı iletişim içerisinde onun zekasını hafife alıyor ve bir süre sonra yetersiz görmeye başlıyorsunuz. Ancak bu gördüğünüz sadece kendi sığlığınız.
İngiltere'deki Sussex Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmaya göre, bazı sınır çobanı (border collie) köpeklerinin 1.000'den fazla kelimeyi anladığı ve bu kelimeleri nesnelerle ilişkilendirebildiği bulunmuştur. Border Collie’lerin sadece şovlarda ve anketlerde öne çıktığı için zeki ilan edildiğini düşünerek bunu ortalamaya vurduğumuzda köpeğinizin iletişim kabiliyetinin yüzde 1’inden bile azını kullandığınızı kabul etmeniz gerekir. Bu denli zayıf bir iletişimle nasıl bir ilişkiniz olacağını tahmin ediyorsunuz?
Yüzbinlerce yılın getirdiği genetik seçilim ve birikimi, belki de 500.000 yıldır süren öğrenme serüvenini yanlış bir öğretmen ile heba etmeyin. Köpeğinizi sadece gerekiyorsa eğitime gönderin ya da eğitimleri sadece sizin ve köpeğinizin ihtiyacınıza göre belirleyin.
Aşırı korku ve endişe sebebi ile korku kaynaklı saldırganlık davranışı sergileyen bir köpeğe “otur, kalk, takip…” gibi saçmalıklar öğretmeye çalışmayın.
Aşırı ilgi ve uyarıcı sebebi ile hiperaktivite sorunu yaşayan köpeğinize “HAYIR, HAYIR!” diye çıkışarak dayılanmayın.
Ayrıca şunu da eklememe izin verin. Köpek eğitmenlerinin size dayattıklarını kabul etmeyin. Hiçbir köpek sizin liderliğinizi kabul etmek zorunda değil. Köpeklerin bir lidere ihtiyaç duyduğu yalanını bir an önce kafanızdan atın. Hiçbirimiz bir lidere ihtiyaç duymadık, hele ki otoriter bir alfa lidere. Köpeklerin böyle bir konuya tahammülle yaklaşacağını düşünüyorsanız, tam bir ortadoğulu kafasına sahip olmalısınız.
Köpekler anlaşabildiği ölçüde rahat, rahat olduğu ölçüde uyumludur. Uyumlu olduğu sürece de rahat bir hayat sürdürür. Hepimiz gibi. Bu yüzden köpeklerin ihtiyacı olan ilk eğitim, aileye, topluma ve çevreye uyumlu bir birey olmayı öğrenme eğitimi olmalıdır.
"Samimi olmayı vadedebilirim; tarafsız olmayı asla."
Geothe
Daha önce de dediğim gibi, ben onların tarafındayım.
Sevgiler,
Mehmet Cihat Keleş
Comments