- Mehmet C. Keles
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 19 Haz 2023
"Attention-seeking behavior" Türkçe olarak "dikkat çekme davranışı" şeklinde tanımlanabilir. Bu davranış, köpeklerin dikkat çekmek veya ilgi görmek amacıyla çeşitli yöntemler kullanmasıdır.
Köpekler, sosyal varlıklar olarak insanlarla etkileşim kurmayı ve dikkatlerini çekmeyi severler. Dikkat çekme davranışı, köpeklerin sahipleri veya çevrelerindeki insanlarla iletişim kurma, oyun isteme, sevgi ve ilgi gösterilmesini talep etme gibi amaçlarla ortaya çıkar.
Bu davranışın çeşitli formları olabilir. Örneğin, köpekler ses çıkararak, havlayarak, uluyarak veya yavru gibi davranarak dikkat çekmeye çalışabilirler. Ayrıca, sahiplerinin etrafında dolaşma, sürekli olarak önlerinde durma, dokunma veya başlarını sürtme gibi fiziksel temas arayışı da dikkat çekme davranışının bir parçası olabilir.
Attention-seeking behavior, köpeklerin duygusal veya fiziksel ihtiyaçlarının karşılanması için bir yol olabilir. Örneğin, yalnızlık, sıkıntı, egzersiz eksikliği veya sıkılmışlık gibi faktörler, köpeği dikkat çekme davranışına yönlendirebilir. Aynı zamanda bu davranış, köpeklerin sahipleriyle bir bağ kurma ve sosyal ilişki kurma isteğini de yansıtabilir.
Bu davranışın yönetimi önemlidir. Köpek sahipleri, köpeklerine yeterli fiziksel aktivite, zihinsel uyarı, oyun ve sevgi göstermeye dikkat etmelidir. İhtiyaçları karşılandığında, köpekler genellikle dikkat çekme davranışını azaltır veya ortadan kaldırır. Eğitim ve pozitif takviye kullanarak, köpeklerin dikkat çekme davranışını uygun şekillerde yönlendirmek ve alternatif davranışlar öğretmek mümkündür.
Sonuç olarak, "attention-seeking behavior" köpeklerde görülen dikkat çekme davranışını ifade eder. Bu davranış, köpeklerin ilgi, sevgi veya ihtiyaçlarının karşılanması için çeşitli yöntemler kullanmasıyla ortaya çıkar. Köpek sahipleri, köpeklerinin ihtiyaçlarını karşılamak ve uygun davranışları teşvik etmek için ilgilenmeli ve eğitim yöntemlerini kullanmalıdır.
Köpeklerin dikkat çekme davranışlarına örnek verilebilecek 20 adet köpek davranışı:
Yüzünüze veya bedeninize dokunarak ilginizi çekme
Sürekli olarak önünüzde dolaşma
Hapşırma, öksürme veya benzer sesler çıkararak dikkatinizi çekme
Yavru gibi sesler çıkararak ilgi talep etme
Sizi takip etme ve sürekli yanınızda olma isteği
Önünüzde oturarak sizi izleme
Sizi iterek veya dürtükleyerek dikkat çekme
Ayaklarınızın üzerinde durarak boyunca uzanma
Sürekli olarak göz teması kurarak ilgi arama
Sizi hafifçe ısırarak oyun çağrısı yapma
Eşyalarınızı ağızlarına alarak dikkatinizi çekme
Oyuncaklarınızı önünüze getirerek oyun isteme
Üzgün veya yalnız görünme ve ilgi gösterilmesini talep etme
Sesli nefes alarak veya hızlı nefes alıp vererek dikkat çekme
Sırtınızda veya ayaklarınızın üzerinde uyuma
Yüzünüzde yalama veya öpme gibi fiziksel temas isteği
Kendi kendine havlama veya uluma yaparak ilgi çekme
Eşyalara zarar verme veya çiğneme ile dikkat çekme
Size oyuncağını getirerek oyun isteme
Sık sık yanınıza gelerek sevgi gösterilmesini talep etme
Bu davranışlar, köpeklerin dikkat çekmek, iletişim kurmak, oyun istemek veya sevgi ve ilgi talep etmek amacıyla kullandığı yaygın davranışlardır. Her köpeğin davranışı bireyseldir, bu yüzden bazı köpekler farklı yöntemler kullanabilir. Köpek sahipleri, köpeklerinin ihtiyaçlarını anlamak ve uygun davranışları teşvik etmek için bu davranışları gözlemlemeli ve doğru şekilde yanıtlamalı, köpeklerinin iletişim ihtiyacını karşılamalı ve düzenlemelidir.
- Mehmet C. Keles
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 19 Haz 2023
İnsanlarda (Homo sapiens), göz kırpma davranışı iletişimde önemli bir rol oynar. Göz kırpmalar, konuşma sırasında 2 kişi arasında senkronize edilir ve bağlamlar arasında ortak molalar verilir; göz kırpma senkronizasyonu 2 kişi arasında iletişim kurulurken bir ritmin paylaşılmasını kolaylaştırır ve iletişimi daha akıcı hale getirir. Başlıca belirtisi iletişim sorunu olan otizm spektrum bozukluğu olan bireylerde göz kırpma senkronizasyonu yoktur (Nakano ve Kitazawa 2010 ; Nakano ve ark. 2011). Bu nedenle, göz kırpma senkronizasyonu, etkili bir şekilde iletişim kurabilen 2 kişide potansiyel olarak gerçekleşir.
Ayrıca, göz kırpma senkronizasyonu, beyindeki sağ inferior frontal gyrus aktivitesinin senkronizasyon
derecesi ile korelasyon göstermektedir (Koike et al. 2016). Benzer beyin aktivitesine dayalı olarak; örneğin eşinizle aynı fizyolojik ritimde olmanın karşılıklı anlayışı kolaylaştırabileceği düşünülmektedir. Göz kırpma senkronizasyonu, insanlarda etkili iletişim ile sonuçlanır. Son zamanlarda, göz kırpmanın insana özgü olmadığı ve primatlar arasında sosyal bir işlevi olduğu gösterilmiştir (Tada et al. 2013; Ballesta et al. 2016). Köpeklerin (Canis familiaris) ve kedilerin (Felis silvestris catus) de insanlarla iletişim sinyalleri olarak göz kırpma kullandığı tespit edilmiştir (Kuhne et al. 2012; Koyasu ve Nagasawa 2019).
Oxford University Press'in bir yayını olan Current Zoology (Cilt 68, Sayı 2, Nisan 2022, Sayfa 229–232,) dergisinde yer alan çalışmada, köpekler/kediler ve insanlar arasındaki göz kırpmanın zamansal ilişkileri analiz edildi. Bakış etkileşimleri sırasında köpeklerin/kedilerin ve insanların göz kırpmaları kaydedildi.
Özet olarak, gecikme süresi değişse de, insanlar ve köpekler arasında karşılıklı göz kırpma senkronizasyonu vardı; Köpekler göz kırptıktan sonra insanlar göz kırpıyor ve insanlar göz kırptıktan sonra köpekler göz kırpıyordu. Ek olarak, insan göz kırpma hızları ile köpek/kedi göz kırpma hızları arasında bir ilişki yoktu.
Köpekler ve kediler, insanın göz kırpma hızına bağlı olarak göz kırpma hızlarını artırsalardı, insan göz kırpma hızları ile köpek/kedi göz kırpma hızları arasında pozitif bir ilişki olurdu. Bu çalışmadaki göz kırpma senkronizasyonunun artan göz kırpma hızlarından değil, spontan gerçekleşen göz kırpma zamanlamasının partnerin zamanlamasına göre ayarlanmasından kaynaklandığını gösterdi. Ayrıca gözlemlenen zaman gecikmelerinin çoğu, senkronizasyonda taklit olarak kategorize edildi. Yani aynı davranışı yapıyor ama hemen yapmıyor.
Göz kırpma senkronizasyonunun insanlarda bir iletişim ritminin paylaşılmasına yol açtığı düşünülürse, otomatik göz kırpma taklidi de köpekler/kediler ve insanlar arasında bir iletişim ritminin paylaşılmasına yol açabilir. Yapılan çalışmada köpekler ve kediler, ilişki yakınlıklarına bakılmaksızın, sahipleri göz kırptıktan yaklaşık 1 saniye sonra gözlerini kırptı.
İnsanlar esnediklerinde, ilişki durumları ne kadar yakınsa, köpeklerin/kedilerin sahiplerinin ardından esnemeleri o kadar kısa süre sonra gerçekleşti (Norscia ve Palagi 2011 ). Esneme senkronizasyonunun zaman gecikmesinin yakınlıktan etkilenmesine benzer şekilde, köpek ve kedi sahiplerinin evcil hayvanları ile olan bağlılığı, göz kırpmaya cevap verme hızı ile ilişkilendirilebilir.
Çeşitli sosyal bağlamlarda göz kırpma senkronizasyonunun gözlemlenmesi, insanın bir köpeğe veya bir kediye olan bağlılığının etkisini ortaya çıkarabilir. Ayrıca, gelecekte araştırmacılar göz kırpma senkronizasyonunun ilişkiyi nasıl etkilediğini keşfetmelidir. Örneğin, göz kırpma senkronizasyonundan sonra meydana gelen davranış değişiklikleri, göz kırpma senkronizasyonunun potansiyel işlevini ortaya çıkarabilir; köpekler/kediler ve insanlar arasında daha fazla senkronizasyon, daha fazla yakınlık demek olabilir.
Yukarıda yer alan yazıda aşağıda bilgileri verilen makaleden ve kişisel deneyimlerden faydalanılmıştır,
Mehmet Cihat Keleş
"Mutual synchronization of eyeblinks between dogs/cats and humans" (Current Zoology, Volume 68, Issue 2, April 2022, Pages 229–232, https://doi.org/10.1093/cz/zoab045)
- Mehmet C. Keles
- 2 dakikada okunur
Göz teması, köpeklerle etkileşim kurarken en önemli faktörlerden biridir. Köpekler sosyal hayvanlar olduklarından, insanlarla doğru bir iletişim kurmak için göz teması kurmaya ihtiyaç duyarlar. Göz teması, köpeklerin bizim isteklerimizi anlamalarına yardımcı olabilir ve aynı zamanda köpeklerin güven ve bağlılık duygularını arttırabilir.
Göz Teması Sıklığı
Göz teması sıklığı, köpeklerin karakterine, cinsine ve eğitim durumuna bağlı olarak değişebilir. Bazı köpekler doğal olarak daha fazla göz teması kurar, diğerleri ise daha az. Ayrıca, köpeğin durumu ve çevresel faktörler de göz teması sıklığı üzerinde etkili olabilir. Örneğin, köpek açsa veya yorgunsa, göz teması kurmakta daha az istekli olabilir.
Fazla Göz Teması Kurmanın Olası Sonuçları
Fazla göz teması kurmak, bazı köpekler için tehdit edici bir davranış olarak algılanabilir. Köpeklerin doğal davranışı, diğer köpeklere veya insanlara göz teması kurmaktan kaçınmak olabilir. Bu nedenle, köpeğinize fazla göz teması kurmadan önce, köpeğin davranışına dikkat etmelisiniz.
Ayrıca, fazla göz teması kurmanın köpeğinize bir takım olumsuz sonuçları olabilir. Fazla göz teması kurmak, köpeğinizi strese sokabilir veya köpeğinizi rahatsız edebilir.
Göz teması sıklığı ve şekli köpeğin karakterine, cinsine ve eğitim durumuna bağlıdır ve fazla göz teması kurmanın olası sonuçları olabilir. Köpeğinizin doğal davranışlarını ve konfor seviyesini anlamak için zaman ayırmanız ve göz temasını doğru şekilde kullanmanız önemlidir.
Köpekler, yabani atalarından kalma birçok davranışsal özellik taşırlar ve yabani köpekler de dahil olmak üzere, hayvanlar arasında göz teması kurmak, bir tehdit, hakimiyet veya saldırganlık işareti olarak algılanabilir. Ayrıca, köpekler de insanlar gibi, sosyal varlıklardır ve kendi alanlarına saygı gösterilmesi gerekir. Fazla göz teması, köpeğin rahatsızlık duymasına ve kendisini savunmak için agresif davranışlar sergilemesine neden olabilir.
Bununla birlikte, köpeğinizle göz teması kurmanın yanlış bir şey olduğunu söylemek de doğru değildir.
Köpeğinizle göz teması kurmanız, onunla bağ kurmanın ve sosyal bağlarınızı güçlendirmenin bir yolu olabilir. Ancak, bu durum, köpeğinizin rahat olup olmadığına dikkat ederek yapılmalıdır. Eğer köpeğiniz göz teması kurmaya istekli değilse, ona zorla göz teması kurmaya çalışmak onun stres düzeyini arttırabilir.